
Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı’nın, ‘Veriye Dayalı Afet Yönetişimi, Eğitim ve Atölye’ etkinliği, Mersin Büyükşehir Belediyesinin iş birliği ve ev sahipliğinde düzenlendi. Hollanda Kraliyeti Büyükelçiliği MATRA Fonu ve International Budget Partnership desteğiyle gerçekleştirilen, ‘Belediyelerde Veri Odaklı Afet Yönetişimi Modeli Geliştirilmesi Projesi’ kapsamında yapılan etkinlik için, 6 Şubat 2023 depremleri sonrasındaki rolü ve yüksek deprem, iklim krizi ve diğer doğal afet riskleri nedeniyle pilot şehir olarak Mersin seçildi.
Afet yönetim süreçlerinde belediyelerin, veriye dayalı karar alma kapasitelerinin artırılması hedefleniyor
Mersin’de düzenlenen etkinlikte, belediyelerin afet yönetiminde veriye dayalı karar alma kapasitesini artırmak ve afet odaklı bütçe planlamasını güçlendirmek hedeflendi. Programın ilk bölümünde, katılımcılara afet öncesi planlama, dijitalleşme, topluluk temelli çözümler ve afet bütçeleri hakkında eğitim verildi. İkinci bölümde ise atölye çalışmalarıyla, şeffaf ve sürdürülebilir afet yönetişimi için öneriler geliştirildi. Etkinlikte, Türkiye’nin afet kuşağında yer aldığı hatırlatılarak, bu tür çalışmaların yaşamsal önemde olduğu vurgulandı.
Eğitim ve atölye çalışmalarında bilgiler, 2 farklı oturumda paylaşıldı
Etkinliğin açılışı TESEV Genel Direktörü Özge Aktaş Mazman ve Mersin Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanı Dr. Kemal Zorlu tarafından yapıldı. TESEV Proje Yürütücüsü Gizem Fidan tarafından ‘Afet Yönetişiminde Yerelleşme’ konu başlığında, Mersin AFAD Planlama ve Zarar Azaltma Şube Müdürlüğünden Dilek Boz ise ‘Afet Öncesi Planlamada Çerçeve Belgeler ve İş Birlikleri: Mersin AFAD Örneği’ konu başlığı üzerine önemli paylaşımlarda bulundu. Mersin Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ulaş Bayraktar’ın, ‘Afet Yönetişiminde Topluluklar ve İş Birlikleri’ üzerine gerçekleştirdiği bilgi paylaşımının ardından, Kamu Harcamalarını İzleme Platformu’ndan (KAHİP) Nurhan Yentürk de etkinliğe çevrimiçi katılarak, ‘6 Şubat Depremi Öncesi ve Sonrası Büyükşehir Belediyelerinin Afetlere ve Risk Azaltmaya Ayırdıkları Bütçeler’ konusu üzerine önemli aktarımlar yaptı.
“Afet tehlike ve risklerinin belirlenmesi ve risk azaltma çalışmalarına gerekli önemin verilmesi gerekiyor”
‘Veriye Dayalı Afet Yönetişimi, Eğitim ve Atölye’ Programı’nın açılışında konuşan Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanı Dr. Kemal Zorlu, konunun doğrudan ilgilileriyle bir program yürütmenin çok verimli olacağını belirtti. Afet konusu ile ilgili yapılacak en önemli çalışmaların, afet tehlike ve risklerinin belirlenmesi, risk azaltma çalışmalarına yeterli önemin verilmesi olacağını kaydeden Zorlu, “Afet riskleri ile ilgili yapacağınız çalışmalarda harcayacağınız 1 birim kaynak, afetten sonra meydana gelecek zararlar itibariyle 15 birimin ortadan kaybolmasını engelleyecek sonuçlar doğuruyor. Bu nedenlerle afet konuları ile ilgili risk azaltma ve risk belirleme çalışmalarına gerekli önemin verilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Türkiye’de 6 Şubat depremlerinden sonra büyükşehirlerde Afet İşleri Dairesi Başkanlıklarının kurulmasının önemli bir adım olduğunun altını çizen Zorlu, “Bir yönüyle eksik kalan bir nokta var. Afet İşleri Dairesi Başkanlıklarının, belediyelerde yürüteceği çalışmalarla ilgili henüz bir çerçeve çizilmemiş durumda. Bakanlığın son dönemde yaptığı çalışmalarla biraz daha net bir çerçeve çizildiği zaman, aslında daha sağlıklı bir noktaya erişilecek” ifadelerini kullandı.
“Ortaya çıkacak model Türkiye’de afetler konusunda çalışan kurum ve kuruluşlara ciddi fayda sağlayacak”
Afette veri konusuna da dikkat çeken Zorlu, bir konuyla ilgili veriye sahip olunmadan, onunla mücadele etmenin zorluğundan söz etti. Zorlu, Mersin’in afet tehlike ve riskleri ile ilgili veri elde edip, bununla ilgili çalışmalar yapmanın afetlere hazırlık konusunda çok önem arz ettiğinden bahsederek, “Günümüzde artık afetler konusunda hazırlıklı olmak ve afet anında bununla mücadele edip zararı en aza indirebilmek için verinin ve teknolojinin kullanılması artık bir lüks değil zorunluluk haline gelmiştir. Eğer biz bu konulardaki sağlıklı verileri elde edip, bunları yorumlayıp, sonuçlarını önceden öngörüp, ona göre hazırlıklarımızı yaparsak, çok daha az zarar göreceğiz. O nedenle veri konusu ve bugünkü çalışmanın hem Mersin özelinde kentimizin afetlere karşı hazırlıklı olması, hem de buradan çıkacak bir modelle Türkiye’deki diğer belediyelere ve afetler konusunda çalışan diğer kurum ve kuruluşlara çok ciddi faydalar sağlayacağını düşünüyorum” dedi.
“Biz, afet yönetişiminde dijitalleşmeye vurgu yapmak istedik”
Mersin Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanlığına bağlı Afet, Risk Yönetimi Hazırlığı ve Lojistik Şube Müdür Vekili Ayşegül Akça, eğitimde ‘Afet Yönetişiminde Dijitalleşme’ konu başlıklı bir bilgilendirme sunumu gerçekleştirdi. Konuyla alakalı bilgiler veren Akça, “Biz, afet yönetişiminde dijitalleşmeye vurgu yapmak istedik. Türkiye Afet Müdahale Planı kapsamında, en büyük icracı kurum olarak ön plana çıkıyoruz. Yani AFAD’ın en büyük iş birlikçi kurumuyuz ve bu noktada sorumluluklarımız çok büyük. Afet yönetişiminde dijitalleşme konusunda Türkiye çapında iyi örnekler mevcut ama bizim asıl vurgu yapmak istediğimiz nokta; biz bu sistemle daha çok birimlerimiz arasındaki afet yönetişimini geliştirmeye yönelik çalışmalar yapmamız gerektiği noktasına vurgu yapmak istedik. Bununla ilgili altyapı çalışmalarımızı ve fikirsel anlamda hazırlığımızı yapıyoruz. Mersin’de bunu başlatıp, belki de Türkiye’deki tüm büyükşehir belediyelerine örnek olacak bir çalışmaya dönüşür diye umut ediyoruz” diye konuştu.
“Veriye dayalı afet yönetişiminin çok önemli olduğunu düşünüyoruz”
TESEV Araştırma Direktörü Itır Akdoğan, ’Veriye Dayalı Afet Yönetişimi’nin çok önemli olduğunun altını çizdi. Mersin Büyükşehir Belediyesi ile gerçekleştirdikleri eğitim ve atölye çalışmasının oldukça verimli geçtiğini sözlerine ekleyen Akdoğan, “Mersin Büyükşehir Belediyesi iş birliği ile buradayız. Veriye dayalı afet yönetişiminin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bunun yanı sıra, bu konuya ayrılan bütçe ve bunun paydaşlarla şeffaf bir şekilde paylaşılması da oldukça önem taşıyor. Bugün bunların üzerine konuşuyoruz” şeklinde konuştu.
Akdoğan, Türkiye’nin pek çok afet türüyle karşı karşıya olan bir ülke olması dolayısıyla, bu tarz bilgilendirme ve iş birliği toplantılarının kıymetli olduğunu vurgulayarak, “Birincisi bilgiye erişim, ancak bilerek doğru kararlar alabiliriz. İkincisi ise etkileşim, her kurum ve herkes kendi köşesinde çok iyi niyetli bir şeyler yapmaya çalışıyor ama daha besleyici olan, birlikte öğrenmek, birbirinden öğrenmek ve doğru kararlar almak” dedi.