ÜRETİCİ TOPRAĞA DEĞİL, BORÇLARA BAKAR HALE GELDİ
Polat, özellikle elektrikle çalışan sulama sistemlerinin maliyetlerinin çiftçiyi zorladığını belirterek, “Tarım ve hayvancılık yıllardır çözüm bekleyen, derinleşen bir kriz alanı. Elektrik faturaları ödenemediği için kesintiler yaşanıyor, ürünler tarlada heba oluyor. Suya ulaşamayan çiftçi artık toprağını değil, borç yükünü düşünüyor. Artan enerji giderleri üretimi sürdürülemez hale getiriyor,” ifadelerini kullandı.
SULAMA YATIRIMLARI GECİKİYOR
GAP Projesi kapsamında enerji yatırımlarında büyük bir mesafe alınmasına rağmen sulama projelerinde ciddi bir eksiklik olduğunu kaydeden Polat, “1,8 milyon hektarlık arazinin yalnızca yüzde 63’ü sulanabilir durumda. Sulama altyapısı hâlâ tamamlanamadı. Kanallar, barajlar, trafo ve enerji altyapısı bekleniyor. Elektrik dağıtım şirketleri eksiklikleri acilen gidermelidir,” dedi.
GÜNEŞ ENERJİSİ DESTEKLENMELİ
Şanlıurfa gibi güneşli bir şehirde çiftçilerin hâlâ sadece elektrik şebekesine bağımlı kalmasının kabul edilemez olduğunu belirten Polat, devletin güneş enerjisi konusunda destek ve teşvikleri artırması gerektiğini vurguladı. “Çiftçimize uygun fiyatlandırma, ödeme kolaylığı ve hibe desteği sağlanmalıdır,” diye konuştu.
ÇÖZÜM SİSTEMİ DEĞİŞTİRMEKTEN GEÇİYOR
Açıklamasının sonunda, “Urfalı üretici için kuraklık doğal değil, yapay bir sonuçtur. Sorun doğadan değil, yönetimden kaynaklanıyor. Ve biz bu düzeni değiştirmeye kararlıyız,” ifadelerini kullanan Polat, 30 Mayıs’ta hayvancılıkla ilgili dosyanın ikinci bölümünü kamuoyuna sunacaklarını duyurdu.