Projeye, Balıkesir Ticaret Odası veya Balıkesir Sanayi Odası’na kayıtlı ve yıllık cirosu en az 500.000 TL olan girişimciler başvurabilecektir. Son başvuru tarihi 14 Şubat 2025. Başvurularınızı, aşağıda belirtilen link üzerinden kolayca yapabilirsiniz.

Proje Süreci:

• Başvuruların ardından oluşturulan heyetimiz, değerlendirmelerini tamamlayarak yarı finale kalan 10 girişimciyi belirleyecektir.

• Yarı finalistlerle birebir mentörlük görüşmeleri gerçekleştirilerek, iş süreçlerinin geliştirilmesine yönelik destek sağlanacaktır.

• Mentörlük süreci sonrasında finale kalan 4 girişimci, ödüller ve desteklerle girişimcilik yolculuklarında bir adım öne geçme şansı yakalayacaktır.

• Program maddi bir destek içermez. Mentörlük ve girişim hikayesinin tanıtılmasına yöneliktir. 

• Başvuru sonrası yarı finale kalanlara detaylı bilgilendirme yapılacaktır.

• Sonuçlar 14 Mart’da Balıkesir Ticaret Odası web sitesinde açıklanacaktır.

Başvuru Linki: https://forms.gle/Db2PRCNRQUpU7ybw6

HABER:MERVE İREVÜL

51 yaşındaki şarkıcı Björk, Facebook hesabından yaptığı açıklamada, bir yönetmen tarafından tacize uğradığını belirtti.

Söz konusu kişinin, Björk’ün başrolde yer aldığı ‘Dancer in the Dark’ (Karanlıkta Dans) filmini yöneten Lars von Trier olduğu iddia edildi. (Habertürk)

“İklime Uygun Tarım, Bereketli Yatırım” sloganıyla 1-5 Kasım günleri arasında Ali Hikmet Paşa Spor Tesisleri’nde gerçekleştirilen Balıkesir Tarım ve Hayvancılık Fuarı, üreticilerle sektör temsilcilerini bir araya getirdi. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Balıkesir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (BASİAD), Balıkesir Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, Balıkesir Ticaret Borsası ve Güney Marmara Kalkınma Ajansı’nın iş birliğiyle ilk defa düzenlenen fuar 1 Kasım’da görkemli bir törenle açıldı. Başladığı günden beri yoğun ilgi gören fuar, 4 günde 15 binin üzerinde ziyaretçiyi ağırladı.

FUAR, YOĞUN İLGİ GÖRDÜ

5 Kasım’a kadar devam edecek olan Balıkesir Tarım ve Hayvancılık Fuarı, çiftçiler ve sektör temsilcilerinden yoğun ilgi gördü. İl merkezi ve ilçelerden çok sayıda çiftçinin katıldığı fuarda, akademisyenler tarafından kaliteli üretimi artıracak çalışmalar hakkında sunumlar yapıldı. 70 katılımcı firmanın yer aldığı fuarın ilk gününde Prof. Dr. Selami Selvi tarafından “İklim Değişikliğinin Gıda/Tıbbi Bitkiler Üzerindeki Etkisi: Biyolojik Çeşitlilik ve Verimlilik” konulu konferans düzenlendi. Aynı gün Doç. Dr. Büşra Yaranoğlu’nun “Çiftlik Hayvanlarında İklim Değişikliğinin Verimler Üzerine Etkileri ve Stres Yönetimi” ile Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Öziçli’nin “Arı Yetiştiriciliği, İklim Değişikliğinin Arı Hastalıkları ve Verimleri Üzerine Etkisi” sunumları yapıldı. 2 Kasım Cumartesi günü Sencer Solakoğlu tarafından “İklim Değişikliği Gölgesinde Türkiye’deki Tarım ve Hayvancılığı Bekleyen Riskler Nelerdir?” ile İrfan Donat tarafından “Ekopolitik Pencereden Tarım ve Gıdanın Bugünü ve Geleceği” konulu söyleşiler gerçekleştirildi. Akademisyenlerin sunumları, tarım ve hayvancılığın gelişmesi açısından üreticilere aydınlatıcı bilgiler sundu.

HEDEF SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM

3 Kasım Pazar günü düzenlenen panelin ilk oturumunda Prof. Dr. Rahmi Türk, Prof. Dr. Abdurrahim Korukçu, Prof. Dr. Esvet Açıkgöz, Prof. Dr. İbrahim Ak, Prof. Dr. Harun R. Ünsal ve Prof. Dr. Halil Ünal, hayvansal üretim ve süt kapasitesinin arttırılmasına etki eden faktörleri masaya yatırdı. 2. oturumda Prof. Dr. Erdoğan Tuncel, Dr. Melike Cizvir, Prof. Dr. Aydın İpek ve Dr. Zekeriya Yıldırım kanatlı yetiştiriciliği ile süt-yoğurt-peynir üretimi ve zorluklarını anlattı. Fuarın dördüncü gününde Prof. Dr. Bülent Eker, Dr. Erdinç Veske, Mehmet Aytekin ve Ceren Doğan’ın yer aldığı panelde iklim değişikliğinin tarımsal üretime etkileri ele alındı.

“TARIM FUARI İHTİYAÇTI”

Fuarın üreticilere ve sektör temsilcilerine katkılarından bahseden Gönen Merkez Tuzakçı Hasanbey Tarımsal Kalkınma Kooperatif Başkanı Berrin Yetkin Var, “Balıkesir merkez için bu gerekli bir fuardı. Çünkü tarım ve hayvancılıkla çok fazla haşır neşir olan bir iliz. Türkiye’yi doyuran şehiriz. Tarımda ve hayvancılıkta da ilk beşteyiz. Böyle olunca bizim de kendini duyuran, herkes tarafından bilinen bir tarım fuarına ihtiyacımız vardı. Bu süreçteki ilk fuar oldu. Bundan sonra daha kapsamlı, daha geniş ve özellikle kadın üreticilerin bol bol yer aldığı, tarımsal ürünlerin yer aldığı, tanıtıldığı bir fuar olur. İklim değişikliklerine uyarlanmış bir takım etkinliklerin anlatıldığı bir fuar olur, bizim için de çok güzel olur. Bu fuarda da emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.” dedi.

“SATIŞLARIMIZ ARTTI”

Sektör temsilcisi Sadettin Danacı “Biz tarım fuarına ilgi anlamında çok memnunuz. Satışlarımız da oluyor. Aynı zamanda Balıkesir için de burada bir istihdam sağlanıyor. Çok memnunuz.” dedi. Fuarın Balıkesir adına önemli bir gelişme olduğunu söyleyen sektör temsilcisi Ali Özgül, “Balıkesir, Türkiye’nin tarım ve hayvancılık başkenti ama bugüne kadar böyle bir etkinlik düşünülmemiş. Bugün böyle bir fuar yapılması şehrimiz adına önemli bir adım. Tarım ve hayvancılık adına çabaları ve yatırımları olan firmaların çabalarının değer görmesi, ülkemiz çapında bilinmesi adına güzel bir başlangıç. Büyükşehir Belediyesi’nin bize öncülük etmesi gerçekten çok büyük bir vizyon. Öncelikle Ahmet Başkanıma sonra da emeği geçenlere çok teşekkür ediyoruz.” dedi.

Fuarın beklentilerin üzerine çıktığını belirten firma yetkilisi Tuncay Şahan “Fuar, beklentimizin üzerinde oldu. Biz daha yerel bir şey bekliyorduk ama daha geniş çaplı bir katılım oldu. İlk üç gündeki katılım bizim açımızdan oldukça iyi.” dedi.

Fuarın ziyaretçilerinden olan Gökhan Ünlü “Tarım fuarı çok güzel. Balıkesir et ve süt ürünlerinin bol olduğu bir il. Bu fuar şehrimize katkı sağlar, çiftçilere de katkı sunar. Böyle fuarları yapmaları ve çeşitlendirmeleri biz vatandaşlar için çok faydalı olur.” dedi.

“HERKESİ FUARIMIZA BEKLİYORUZ”

Gönen’de küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yapan Sinem Ürkmez, “Fuar güzel. Bu sene ilk yılı, ilerleyen senelerde daha da güzel olacağına inanıyorum. Bizler için çok iyi oldu. Üreticilere hayvanlarımızı tanıtıyoruz. Almak isteyenler alıyor. Balıkesir için faydalı olacağını düşünüyorum. Çünkü fuar alanında değişik ürünler sergileniyor. İlgisi olanlar da bu ürünlerle ilgili bilgi alabilirler. Biz üreticiler, çiftçiler için çok faydalı olacağını düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

Yine sektör temsilcilerinden olan Tanju Çetinkaya, “Büyükşehir Belediyemizin bu yıl Balıkesir merkezde düzenlemiş olduğu fuarda biz de bulunmaktayız. Fuarımız gayet güzel ilerliyor. Herkesi bekliyoruz. Fuar çok güzel bir organizasyon olmuş genel anlamda beklentilerimizi karşıladı diyebiliriz. Fuar, Balıkesir’in gelişimini de olumlu yönde etkileyecektir.” şeklinde konuştu. HABER: MERVE İREVÜL 

Çok sayıda Ayvalıklı, Mumcu’nun evinin bulunduğu Armutçuk son durak mevkisi, Tapu Kadastro Evleri’nin bahçesinde bir araya geldi. Balıkesir CHP İl Başkanı Erden Köybaşı, ilçe Başkanı Hüseyin Şalmanlı, Kent Konseyi Başkanı Halil Coşkun, Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin ve belediye meclis üyelerinin yanı sıra anma törenine siyasi parti temsilcileri, STK’lar ve çok sayıda vatandaş katıldı. Tören, Başkan Mesut Ergin’in konuşmasının ardından vatandaşların, Uğur Mumcu’nun evinin bahçesine karanfil bırakılmasıyla sona erdi.

Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin yaptığı konuşmada, Uğur Mumcu’nun katledilişinin üzerinden 32 yıl geçtiğini hatırlatarak şöyle devam etti:

“Bundan tam 32 yıl önce, bir pazar sabahı, Türkiye bir bombayla sarsıldı. Ankara’da Karlı Sokak’ta hain bir tuzak ile kurulan ve patlayan bomba, tüm ülkeyi ayağa kaldırdı. Cumhuriyet gazetesinde yıllarca Gözlem adlı köşesindeki yazılarıyla hiç kimsenin yazmaya cesaret edemediği konuları ele alan, kimsenin aklına bile gelmeyen konulara değinen, bugün gündeme gelen ve sıkça tartışılan konuları o yıllarda gündeme taşıyan gazeteci yazar Uğur Mumcu, o puslu, isli ve soğuk bir Ankara sabahında otomobiline konulan düzenekli bombayla yaşamdan koparıldı. Geride iki evlat ve gözü yaşlı bir eş bırakmanın yanı sıra ülkenin kaderini de etkileyen ve bugün bile halen konuşulan bir hadisenin kahramanı oldu Uğur Mumcu. Ardından o kadar çok şey yazıldı ve o kadar çok şey konuşuldu ki, bir çözüme ulaşmak mümkün olmadı; karanlıkta kalan cinayetlere bir yenisi daha eklenmiş oldu. Bugün artık gazetecileri öldürmüyorlar ama susturuyorlar. Uğur Mumcu’nun 32 yıl önce kaleme aldığı yazıları bugün kaleme almak artık büyük cesaret istiyor; çünkü Silivri yolu görünüyor; kimler gelip geçmedi ki Silivri Cezaevi’nden. Adı, Marmara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü olarak değişse de, bir döneme damga vuran tutuklanmaların yaşandığı yer Silivri Cezaevi. Çünkü; Türkiye’nin son 10 yılına damga vuran Silivri Cezaevi, dünyada en fazla gazetecinin çile çektiği ve bulunduğu cezaevi olarak biliniyor. Uğur Mumcu, Türk basınının en cesur kalemlerindendi. Yayımladığı araştırma dosyaları, köşe yazıları ve kitaplarıyla, gerçekleri bize aktardı. Cumhuriyet ve aydınlanma karşıtı tüm odakların üzerine korkmadan gitti. Yolsuzlukların, haksızlıkların ortaya çıkarılması için Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde yılmadan, korkmadan yazmaya devam etti. Onu, sağcısı da solcusu da her gün dikkatle okur, öngörülerini titizlikle takip ederdi. Çünkü yazdıkları bir gün mutlaka çıkardı.

Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerinin halka anlatılmasında büyük gayret gösterdi. Ancak bundan rahatsızlık duyan çıkar odakları onu bizden maalesef kopardı. Ülkemizde laik, tam bağımsız Türkiye mücadelesi veren onlarca aydınımız susturulmak için katledildi. 32 yıl önce bizden alınan Uğur Mumcu da, gerçeğin halka iletilmesi, yolsuzlukların, haksızlıkların bilinmesi için kalemini adeta bir kılıç gibi kullandı.  Faili meçhul bir cinayetle yaşamdan kopartılan Uğur Mumcu’yu, Adalet ve Demokrasi şehitlerimizi unutmayacağız. Onların verdiği özgürlük, laiklik, bağımsızlık mücadelesini sürdüreceğiz. Aydınlanma yolundaki tüm emekleri için Uğur Mumcu’yu saygı ve özlemle anıyoruz. Onun deyimiyle vurulduk ey halkım unutma bizi diye haykırıyor ve bu cinayetin aydınlatılmasını her zaman olduğu gibi hala sabırla bekliyoruz. Zamanı geriye çevirsek, o Pazar günü bomba patlamasaydı, gazeteci yazar Uğur Mumcu susturulmasaydı, bugün bambaşka bir ülkede olacaktık. Araştıran, sorunların üstüne cesaretle giden, çekinmeden elini hiç düşünmeden taşın altına sokan, o yıllarda çok az sayıda yazan yazarlardan biriydi. Tarikat yapılanması ve irtica gibi pek çok tehlikeye karşın kamuoyunu uyardığı köşe yazılarını o zamanlarda dikkate alanlar, bugün, Uğur Mumcu’nun o yıllarda söylediklerinin çıkması karşısında yaşananlara hiç ama hiç şaşırmıyor; biz de şaşırmıyoruz.Uğur Mumcu’nun öldürülmesi, memlekette büyük bir hareketi başlattı. Cenazesi çok kalabalıktı. Yağmur altında binlerce insan Ankara sokaklarını doldurdu ve onu, Cebeci Asrî Mezarlığı’na uğurladı.  24 Ocak, hiçbir zaman unutmadığımız ve yüz yıllar geçse de unutamayacağımız günlerden. Tarihin değişik dönemlerinde pek çok olay yaşandı ama 1993 yılında yaşanan bu acı kayıp, bütün tarihimizi etkiledi. “Yaşanmasaydı” dediğimiz, ah ettiğimiz, “keşke”leri art arda sıraladığımız ve hafızamızda hep canlı tuttuğumuz bir olaydır gazeteci yazar Uğur Mucu’nun kaybı. Unutturmak isteyenlere inat unutmamak, unutturmamak için çabalıyoruz. Çünkü bu, acı kayıp bize, bir dönem bu ülkede kalemini kırmayan gerçek gazetecilerin yaşadığını gösteriyor. HABER:MERBE İREVÜL

milliyet.com.tr

Porsche, tamamen elektrikli “Mission E” spor otomobil konseptini 2015 Frankfurt Otomobil Fuarı’nda tanıtmıştı. Porsche, üzerinde çalıştığı elektrikli spor otomobilini 2019’da piyasaya sürmeyi hedefliyor. Bugüne kadar otomobilin hep taslak fotoğrafları paylaşılırken, yeni fotoğraflar Mission E’nin ilk defa canlı canlı yollarda görmeyi mümkün kılıyor.

Porsche Mission E ilk kez halka açık yollarda fotoğraflandı. Autoblog tarafından yayınlanan görüntülerin, Porsche Mission E’nin “üretim aşamasında” bir versiyonuna ait olduğu iddia edildi. Model daha çok Porsche’nin dört kapılı Panamera modeline benziyor.

Porsche İcra Kurulu Başkanı Oliver Blume, kısa bir süre önce Mission E’nin 2019 yılının sonuna kadar satışa sunulacağını doğruladı. Şirketin patronu aracın fiyatını açıklamadı ancak 80.000$ civarında bir fiyatı olan giriş seviyesi Panamera’ya yakın olacağını belirtti.

Porsche Mission E, şirket tarafından paylaşılan bilgilere göre 0’dan 100 km/s hıza 3.5 saniyeden daha kısa sürede ulaşabilecek. Aracın en yüksek hızının ise 250 km/s’den fazla olacağı ifade ediliyor. Otomobilin pili yaklaşık 530 km menzil sunarken, 15 dakika içinde %80 oranında şarj edilebilmesini sağlayan hızlı şarjı destekleyecek. Otomobilde kullanılacak bataryaların Hitachi tarafından üretildiği ve 500 – 530 kilometre civarı bir menzil sağlayacağı konuşulanlar arasında yer alıyor. 

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in soru önergesinde, 14-17 yaş aralığındaki çocuklarının okullaşma oranı hedeflenen gerisinde kaldığına dikkat çekti”dedi.

GÜRER’İN SORULARI

Ömer Fethi Gürer, önergesinde şu soruları yöneltti:

“Kız çocuklarının okullaşma oranındaki düşüşün nedenleri nelerdir?

Genel okullaşma oranının hedefin altında kalması, hangi eğitim politikası eksikliklerini ortaya koymaktadır?

Taşımalı eğitim sisteminin, kız çocuklarının okullaşma oranında gerilemeye yol açtığı düşünülmekte midir?

Bu düşüşü tersine çevirmek için hangi çalışmalar yürütülmektedir?

Ailelerin ekonomik durumu, erken yaşta evlilik ve çalışma gibi sosyal faktörlerin bu gerilemedeki etkisi nedir?”

PROJELER VE TEDBİRLER

Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, kız çocuklarının eğitimine yönelik yapılan çalışmaları anlattı. Tekin “Millî Eğitim Örgün Eğitim İstatistikleri” verilerine göre 14-17 yaş grubundaki net okullaşma oranlarının kız öğrencilerde %94,21, erkek öğrencilerde %94,77 olduğunu ve genel ortalamanın %94,50 olarak belirlendiğini ifade etti.

IPA II DESTEKLİ PROJELERLE OKULLAŞMA 

Bakan Tekin. , “2021-2024 yılları arasında IPA II fonu desteğiyle ‘Ortaöğretimde Devam ve Okullaşma Oranlarının Artırılması Teknik Destek Projesi’ kapsamında, 14 ildeki 50 pilot okulda devamsızlık sorununu azaltmaya yönelik entegre bir önleme, müdahale ve telafi modeli uygulandı. Bu model, kız çocuklarına odaklanarak mentorluk, ev ziyaretleri, veli ve öğrenci bilgilendirme seminerleri, yaratıcı eğitim faaliyetleri ve telafi dersleri gibi çok yönlü tedbirlerle devamsızlık ve okul terk sorunlarına müdahale etmeyi amaçladı.” dedi.

KIZ PANSİYONLARI

Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin,

“Aralık 2024 itibarıyla kız pansiyonlarının sayısı 224’e ulaştı. Ayrıca, Meslekî ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğüne bağlı 409 okulda kız öğrenciler için tahsis edilmiş 48.986 kontenjan kapasiteli pansiyon bulunmaktadır. Kasım 2024 itibarıyla bu pansiyonlardan 25.824 kız öğrencimiz yararlanarak yatılı eğitim görmektedir.”Dedi

OKULLAŞMA ORANINDA HEDEFLER TUTTURULMALI

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer,Milli Eğitimde sorunlu bir süreç yaşanmaktadır.Okulların hijyen dokusunun sorun olmasından atanmayan öğretmenlere ve de 10 ay çalıştırılıp iki ay işsiz bırakılan hizmet verenlere kadar yaşanan süreç yanında eğitim kalitesi de gerilemiştir.Kadrolu sözleşmeli vekil ücretli gibi öğretmenler ayrıştırılırken öğretmenlerin özlük hakları ile ilgili de düzenleme gereksinimi vardır.6 bin kapalı köy okulu nedeni ile Taşımalı eğitimde sorunludur. Taşımalı eğitim Veli ilişkisi bozarken çocuklar gün doğarken yola çıkmakta ,aileden uzak yeterli beslenme dahi olmadan okumaya çalışmaktadır.Özellikle kız çocukları köyden uzak okullara gönderilmesi sorun olmakta ve bu nedenle eğitimden kopan kızlarımızda olmaktadır. Kırsalda köy okulları mutlaka açılmalıdır.Öğrencisi sayısı bakılmadan her öğrenci için köyde eğitim sürdürülmelidir. Okullaşma oranı da Bakanlığın mevcut projelerine rağmen hedeflerin tutturulamamasının, sorunların başka bir yönüdür.Özellikle ekonomik zorluklar, erken yaşta evlilikler ve taşımalı eğitim sisteminin dezavantajları göz önüne alınarak daha kapsamlı pollitikalar yaratılmalıdır.Eğitimin eşitlik temelinde ilerlemesi için kız çocuklarının eğitim erişimindeki engellerin kaldırılması da şarttır” dedi.

KOAH’ın kamuoyu ve hatta bazı hekimler tarafından yeterince iyi bilinmediği için tam olarak teşhis edilemeyen ve yanlış ya da eksik tedavi edilen bir hastalık olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tayfun Çalışkan, “Oysa hastalığın erken evredeki doğru tanısı, halk sağlığı için oldukça önemli. Genellikle tütün ürünlerinin kullanımı ve zararlı partikül veya gazlara maruziyet ile ortaya çıkan bu hastalığın önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğu unutulmamalı” diye konuştu.

Hava ve çevre kirliliği KOAH riskini artırıyor

Hastalığın erkeklerde daha fazla görüldüğü sanılsa da son yıllarda yapılan çalışmalara göre kadın ve erkeklerde neredeyse aynı oranda ortaya çıktığını hatta kadınların sigaranın zararlı etkilerine karşı daha duyarlı olduklarının altını çizen Doç. Dr. Tayfun Çalışkan, “Sigara, puro ve nargile gibi maddelerin kullanımı, meslek sebebiyle toz ve kimyasallara maruz kalma, evde biyomas yani tarım ve hayvansal atıktan yapılan yakıtlarla ısınma ya da yemek pişirme gibi etmenlere bağlı oluşan hava kirliliği ve genetik yatkınlık gibi faktörler bu akciğer hastalığına yakalanma riskini artırıyor” dedi.

Hastalığın erken evre belirtileri dikkate alınmalı

Hastalığın genellikle orta-ileri yaş grubunda yaygın olduğunu ve yavaş ilerlediğini ifade eden Çalışkan, “Bu nedenle KOAH’lı hastalar erken dönemdeki semptomlarını genellikle sigara içmenin veya yaşlanmanın doğal sonucu olarak görürler. Şikayetlerin belirgin hale gelince doktora başvurulması tedaviyi zorlaştırır çünkü bu durum hastalığın ileri evrelerde olduğunun göstergesidir. Tanısının solunum yani nefes testleriyle konduğu KOAH’ın tedavisinde; sigarayı bırakmaya yönelik medikal tedaviler, egzersiz eğitimi, hayat kalitesinin iyileştirilmesi, çeşitli aşılamalar, oksijen tedavisi ve son olarak da valf, koil gibi girişimsel pulmonoloji uygulamaları yer alır” açıklamasında bulundu.

Son iki haftada 5 binden fazla sosyal medya hesabındaki paylaşımlarda “suç unsuru” tespit edildi. 

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Siber devriyelerimiz, sanal dünyada da suçluların peşinde. 28 Eylül-12 Ekim 2024 tarihleri arasında siber devriyelerimiz 5 bin 18 sosyal medya hesabındaki paylaşımlarda suç unsuru tespit etti” dedi. 

Yerlikaya’nın verdiği bilgiye göre, bu paylaşımların 2 bin 705’inin asayiş, 1.184’ünün terör, 383’ünün güvenlik, 84’ünün siber, 95’inin narkotik, 70’inin kaçakçılık ve 497’sinin diğer suç türleri olduğu belirlendi.

Siber devriyelerin suç faaliyetlerini takibi sürdüreceğini ifade eden Yerlikaya, “Siber suçlarda önleyicilik için suç ve suç odaklarına karşı milletçe topyekun bir mücadele vermek zorundayız. Bu süreçte medyamız, üniversitelerimiz, okullarımız, anne babalar, yani toplumun tüm kesimlerinin, devlet kurumlarının ve sivil toplum kuruluşlarının işbirliği içinde birlikte hareket etmesi gerekir” dedi. 

Türkiye’de e-ihracat rakamları 2024 yılında yüzde 27,4 artarak 5 milyar dolardan 6,4 milyar dolara çıktı. 

Ticaret Bakanlığı ilgili  Daire Başkanı Hasan Önal, e-ihracat desteklerinden halihazırda yararlanan ve kapsama girme sürecinde hazırlık yapan firma temsilcileriyle, güncel gelişmeleri paylaşmak ve firmalarımızın görüş ve önerilerini dinlemek amacıyla Ege İhracatçı Birlikleri’nde bir araya geldi.

Türkiye’de e-ihracat rakamlarının 2023 yılında 5 milyar dolara ulaştığını ve toplam ihracattan yüzde 2,12 pay aldığını belirten Önal, Türkiye’nin genel ihracatının yüzde 2,6 arttığı 2024 yılında e-ihracat rakamlarının yüzde 27,4 oranında artış göstererek 6,4 milyar dolara ulaştığını, toplam ihracattan aldığı payın da yüzde 2,6’ya yükseldiğini dile getirdi.

Türkiye’de e-ihracat desteğinden bugüne kadar 207 şirket, 2 pazaryeri, 6 perakende e-ticaret sitesi, 9 e-ihracat konsorsiyumunun yararlandığını belirten Önal, firmalara E-Kolay İhracat Platformu (E-KİP) hakkında detaylı bilgi verdi. Önal, şunları kaydetti:

“E-ihracat yolculuğunuzda ihtiyacınız olan tüm bilgiler tek platform altında ve istatistik verilerle yorumlanarak hizmetinize sunulmuş durumda. Platformda; akıllı e-ihracat robotu, e-ihracat süreçlerinden lojistiğe, dijital pazarlamadan, ülke bazlı resmi işlemlere ilişkin uzman eğitmenler tarafından hazırlanan eğitimler, e-ihracat yapmak istediğiniz ülkelere ilişkin o ülkenin e ticarete ilişkin yasal düzenlemeleri, ödeme yöntemleri, hedef kitle özelliklerinden satış yapılacak pazaryerlerine kadar tüm bilgiler, dijital pazarlama, e-ihracat yapılan ülkede en çok satış yapılan tarihler, profesyonel çözüm ortakları yer alıyor.” 

Milliyetçi Hareket Partisi Adana İl Başkanı Yusuf Kanlı, MKYK Üyeleri Mustafa İzgioğlu ve Yeşim Akkaş, Sarıçam Belediye Başkanı Bilal Uludağ, Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı, Karaisalı Belediye Başkanı Bekir Şimşek, Ülkü Ocakları Adana İl Başkanı Cem Tutsoy ve Kaçep’ten Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Zuhal Doğru Tok, AK Parti Adana İl Başkanı olarak seçilen Tamer Dağlı’ya tebriklerini iletti.

 Ziyarette konuşan AK Parti Adana İl Başkanı Tamer Dağlı, MHP heyetinin ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Cumhur İttifakı’nın Adana için oluşturduğu güçlü sinerjinin önemli bir motivasyon kaynağı olduğunu vurguladı. Dağlı, “Cumhur İttifakı, sadece seçim dönemlerinde değil, her zaman milletimizin ve şehrimizin geleceği için bir arada çalışmaktadır. Bugün burada Adana’mızın daha güçlü yarınları için el birliğiyle mücadele etme kararlılığımızı bir kez daha gösteriyoruz. Hep birlikte hareket ederek, Adana’yı hak ettiği noktaya taşımak için kararlıyız” dedi.

 Dağlı, sözlerine şöyle devam etti: “Cumhur İttifakı’nın Adana için oluşturduğu güçlü sinerjisi, şehrin her alanda kalkınması için büyük bir motivasyon kaynağıdır. Birlikte yürüdüğümüz bu yol bizlere büyük bir cesaret ve kuvvet veriyor. Adana’yı hak ettiği zirveye taşımak için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayacağız. Hemşehrilerimizin refahı ve huzuru için kararlı adımlarla ilerleyeceğiz. Bugün burada, Cumhur İttifakı’nın Adana için oluşturduğu güçlü sinerjiyi görmekten gurur duyuyorum. Hep birlikte, daha aydınlık ve güçlü bir Adana inşa etmek için kararlı adımlarla ilerleyeceğiz. Adana’nın hak ettiği yere ulaşması için bu yolda gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz.”

 Ziyarette konuşan MHP İl Başkanı Yusuf Kanlı ise AK Parti Adana İl Başkanı Dağlı’ya başarılar dileyerek, şunları ifade etti: “Adana’mızın önceliklerini ve ihtiyaçlarını biliyoruz; her alanda çözüm odaklı bir yaklaşımı benimsiyoruz. Cumhur İttifakı olarak her zaman şehrimiz için, vatandaşlarımıza hizmet için çalıştık ve bundan sonra da aynı anlayışla çalışmaya devam edeceğiz. Gerek 2028’de yapılacak genel seçimlerde gerekse 2029’da yapılacak yerel seçimlerde en iyi sonucu almak için Cumhur İttifakı olarak birlik ve beraberlik içinde yine el ele, omuz omuza çalışacağız.”