23 Nisan 2025’te İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem büyük yıkıma yol açmasa da kent genelinde geniş çaplı bir paniğe neden oldu. Deprem anında birçok kişi sokaklara döküldü sosyal medya üzerinden sarsıntıya dair çok sayıda paylaşım yapıldı. Sarsıntının ardından pek çok uzman depremle ilgili görüşlerini kamuoyuyla paylaşırken bazı açıklamalar sosyal medyada tartışmalara yol açtı.
Celal Şengör’ün Uyarısı Yeniden Gündemde
Depremin ardından açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Celal Şengör uzun süredir dile getirdiği “İstanbul’u terk edin” uyarısını yineledi. Şengör olası büyük İstanbul depreminin yıkıcı etkileri olabileceğini belirterek kentte yaşayanların bu riski göz ardı etmemesi gerektiğini vurguladı. Şengör’ün çağrısı daha önce de gündeme gelmiş ve toplumda farklı kesimlerden çeşitli tepkiler almıştı.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral’dan Tepki
Şengör’ün deprem sonrası yaptığı açıklamalar Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral’ın dikkatinden kaçmadı. Saral sosyal medya platformu üzerinden yaptığı paylaşımda Şengör’ün “İstanbul’u terk edin” ifadelerine sert dille tepki gösterdi. Saral paylaşımında “Bu ‘angut’ İstanbul’u terk edin demekle ne anlatmaya çalışıyor. Bu nasıl bir akıl bu nasıl bir hoca” ifadelerini kullandı. Saral’ın sözleri kısa sürede sosyal medyada gündem olurken tartışmalar da beraberinde geldi.
Prof. Dr. Celal Şengör’ün depremle ilgili açıklamaları bilimsel bir değerlendirme çerçevesinde ele alınırken Oktay Saral’ın sert çıkışı açıklamalara siyasi bir yanıt olarak yorumlandı. Sosyal medyada her iki ismin açıklamaları üzerinden birçok değerlendirme yapıldı.
Deprem Tartışmaları Devam Ediyor
İstanbul’da yaşanan son deprem sonrası hem halkta hem de kamuoyunda deprem bilinci ve hazırlık konuları tekrar gündeme taşındı. Uzmanların çeşitli senaryolar üzerinden yaptığı uyarılar tartışılmaya devam ederken bazı açıklamalar toplumun farklı kesimlerinden farklı tepkiler alıyor. Şengör ve Saral arasında yaşanan bu son polemik olası İstanbul depremine dair kamuoyundaki endişeleri derinleştirdi.
Tartışmalar sürerken ilgili kurumlar ve yetkili mercilerden olası büyük depremlere yönelik hazırlıklar hakkında açıklama yapılması bekleniyor. Kamuoyunun bilgilendirilmesi ve toplumun doğru yönlendirilmesi amacıyla yapılacak resmi açıklamaların hem akademik hem de siyasi çevrelerin görüşlerini dengeleyecek nitelikte olması gerektiği vurgulanıyor.